Türkiye’de bugün yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunda tarihi adımlar atılacak. Bu durumda ya demokrasi-reform seçilecek ya da baskı ve yolsuzluklar devam edecek.
TÜRKİYE: YA DEMOKRASİ YA DA KRİZLERİN DEVAMI
Türkiye’de bugün yapılacak cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimlerini gündemine alan El Arap gazetesi ise şu ifadeleri kaydetti: “Türkiye’de Pazar günü cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turu yapılacak. Bu seçim sadece cumhurbaşkanlığı değil aynı zamanda dış ve iç dosyaların belirlenmesinin de seçimidir. Ya Recep Tayyip Erdoğan kazanıp baskı ve savaşı sürdürecek ya da muhalif aday Kemal Kılıçdaroğu kazanıp yeni bir süreci başlatacak.
Son anketlere göre, Erdoğan rakibinden 5 puan önde. Fakat buna rağmen ilk turda oy kullanmayan 8.3 milyon kişi var.”
RUSYA İSRAİL İLE SURİYE ETRAFINA KURDUĞU “KIRMIZI HAT” İLETİŞİM KANALINI KAPATTI
Batılı üst düzey bir kaynağın Suriye’deki duruma ilişkin aktardığı bilgilere yer veren El gazetesi şunları kaydetti: “Rusya, Suriye'de yaşanabilecek acil durumlarda Rus ve İsrail ordularının irtibat kurabilmesi için kurduğu ‘kırmızı hat' denilen iletişim kanalını İsrail’e karşı kapattı. Bu hat Suriye ile ilgili askeri iş birliği yapan ve Suriye'nin kuzeybatısındaki Rus askeri üssünü İsrail komutanlığına bağlayan bir güvenlik hattır.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu birkaç yıl önce, Suriye’de Rus ve İsrail uçaklarının karşı karşıya gelmesinin yanı sıra İsrail’in gerçekleştirdiği saldırılarda Rus güçlerinin zarar görmesinin önlemesi için acil durumlarda tarafların orduları arasında irtibatı sağlayan ‘kırmızı hat’ kanalının açılışı konusunda anlaştılar. Ancak kaynaklar, İsrail ordusu komutanlığının son zamanlarda ‘kırmızı hat’ ile iletişimlerinde yenilgiye uğradığını kaydetti.
Birçok başarısız çabadan sonra İsrail, Rusya'nın İsrail Büyükelçisi Anatoly Viktorov'dan bunu açıklamasını istedi ve teknik nedenlerden dolayı tutuklandığını söyledi. Ancak Rus büyükelçisinin siyasi ve güvenlik kararı olmayan güvenliğine rağmen, iki taraf arasındaki ilişkiler, İsrail'in Rusya'ya dönmeden Suriye topraklarında iki darbe yapması gerektiği gerekçesiyle üç haftadan fazla bir süredir kesildi. Tel Aviv birkaç dakika önce Rusya'ya Suriye'deki bazı noktaları vuracağını bildirdi.”
‘SEÇİMLER ÇATIŞMALARI BİR KEZ DAHA DERİNLEŞTİRİYOR’
Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) Başûrê Kurdistan’da parlamento seçimleri üzerindeki etkisini kaleme alan Lübnan El-Ehbar gazetesi şunları yazdı: “Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) ile Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) arasında imzalanan ve YNK'nin bölgesel hükümet toplantılarına yeniden katılmasıyla sonuçlanan anlaşmadan birkaç gün sonra, petrol gelirlerinin nasıl harcanacağı konusunda anlaşmaya varıldı. Bu yıl yapılması planlanan parlamento seçimlerinin arka planında yaşanılan anlaşmazlıklar, meclis toplantısında kavgaya dönüştü.
Muhalefet partililerin yaklaşık 700 bin seçmeninin listeye eklendiğinden şüphelenen YNK, Goran ve Nifşên Nû’nun da aralarında bulunduğu Kürt partileri, özellikle KDP kontrolündeki Dihok ve Hewlêr eyaletlerindeki aday listesinin yenilenmesi talebinde bulundu. Listelerde ölenlerin ve başka eyaletlerden gelen göçmenlerin isimleri de var.
YNK eski başkan yardımcısı Rabiha Hemed, ‘Kürdistan Bölgesi seçimleri, özellikle KDP'nin yaklaşık 11 koltuğa sahip diğer bileşenlerin tüm oylarını ve koltuklarını ele geçirmesinden sonra büyük bir düğüm haline geldi. 45 koltuğa sahip olan KDP kanunları keyfine göre çıkarıyor’ diyerek bölgedeki ortaklarıyla herhangi bir istişarede ve anlaşmada bulunmadıklarını kaydetti.
Kürdistan Bölgesel Komiserliği ile Bağdat Yüksek Komiserliği listelerinin arasında büyük bir fark olduğuna işaret eden Rabîha Hemed, Suriye, Türkiye, İran ve Arap ülkelerinden gelen yüzbinlerce kişinin sahte oy kullandığını belirterek, ‘Dihok ve Hewlêr oylarında artış Süleymaniye’de ise düşüş var. Yani bu gösteriyor ki Kürt olmayan 300 bini aşkın insanın oyları KDP’ye yazılacak’ şeklinde konuştu.”
‘BİR DEAŞ’LI İHVAN YÖNETİCİLERİNİ SUDAN’DA ÇATIŞMA ÇIKARMAKLA SUÇLUYOR’
Şarkul Avsat gazetesi Sudan’da ordu ve HDK arasında devam eden çatışmalara ilişkin şöyle bir yazı kaleme aldı: “Hızlı Destek Kuvvetleri Salı gecesi İslam Hareketi Partisi’nin başkanının itiraflarını yayınlayarak, DEAŞ’lı bir yöneticinin siyasi anlaşmalar çerçevesinde yapılan planların sonuçsuz kalması ve ülkedeki değişim sürecini engellenmesi üzerine konuştuğunu belirtti.
Muhammed Hamdan (Dagalu) öncülüğündeki HDK ile Abdülfettah el-Burhan komutanlığındaki Sudan Ordusu arasında süren çatışmalara ilişkin bir video yayınlandı. Videoda Komutan Muhammed Ali El Cezoli itiraflarında, ordudaki generalleri ve İslamcıları, HDK’yi hedef almak ve krizin başlamasının nedeni olmakla suçladı. Ordu suçlamalara henüz yanıt vermedi.
El Cezoli, ayrıca ordu içindeki bir grup ve Enes Omer’in öncülüğündeki İslami blokların 15 Nisan’da HDK’nin Hartum’un güneyindeki Riyadi şehrindeki merkezine saldırdığını belirtti.”
(ff)
ANHA
